Yapay Zeka ile Film ve TV Yapımı

kamilemre003

Yapay zeka (AI) ve dijital teknolojiler, son yıllarda sinema ve televizyon dünyasında önemli bir yer edinmeye başladı. Ancak bu teknolojilerin sinema ve TV yapımını ne kadar hızlı ve ne şekilde değiştireceği, halen tartışma konusu. Geçtiğimiz günlerde SIGGRAPH konferansında gerçekleştirilen bir panelde, bu konuyu ele alan uzmanlar, kısa vadede büyük bir değişim beklenmese de uzun vadede yapay zekanın medya üretiminde köklü değişiklikler yaratabileceği konusunda hemfikir oldular.

Gelecek Beklediğimizden Daha Yakın Olabilir

Wonder Dynamics‘den Nikola Todorovic, Boxel Studio‘dan Freddy Chavez Olmos ve Max Planck Enstitüsü‘nden Michael Black, yapay zekanın medya üretimindeki potansiyelini tartıştılar. Üçlü, şu anda yapay zeka destekli sistemlerin, özellikle video üretiminde, ne kadar pratik olduğunu sorgularken, gelecekte bu teknolojilerin nasıl gelişebileceği üzerinde durdular.

Todorovic, günümüzde yapay zekanın yanlış bir şekilde tek tıklamayla sonuç veren bir çözüm olarak görüldüğüne dikkat çekti. Oysa ki, şimdilik yapay zeka destekli araçların sinema ve VFX dünyasında nihai sonuçlar elde etmek için yeterli olmadığını belirtti. “Yapay zekanın tek tıklamayla nihai bir VFX çekimi sunabileceği yanılgısı var ve bu gerçekten imkansız,” diyen Todorovic, “Belki bir gün oraya varabiliriz ama düzenleme yapabilirlik olmadığında, o kara kutu size pek bir şey sunmaz. Şu anda gördüğümüz şey, kullanıcı deneyiminin hala keşfedilme aşamasında olduğudur” diye ekledi.

Michael Black ise dilin, görsel yaratımın en önemli unsurlarından bazılarını tanımlamakta yetersiz kaldığını vurguladı. “Bazı klasik yoga pozları, bale pozları gibi isimlendirebildiğimiz şeyler var, ancak yaptığımız işlerin çoğunu tanımlayacak kelimelere sahip değiliz,” diyen Black, bu eksikliğin biyolojik ve nörolojik sebeplerden kaynaklandığını belirtti. Görsel dünyayı kelimelerle anlatmak yerine hareketlerle ifade etmenin daha etkili olduğunu ve bu nedenle yapay zeka destekli metin tabanlı sistemlerin sınırlarının olduğunu söyledi.

Bu felsefi tartışmalar, yapay zeka destekli görüntü oluşturma sistemlerinin neden tam anlamıyla kontrol edilemediğini açıklarken, Chavez Olmos, bu teknolojilerin daha geniş kitlelere ulaşma potansiyeline değindi. Meksika’dan gelen Olmos, sinema dünyasında yer bulabilmek için Los Angeles’a taşınmak zorunda kaldığını, ancak yapay zeka sayesinde bu fırsatların artık daha geniş bir coğrafyaya yayılabileceğini belirtti.

Bununla birlikte, Black, bu teknolojilere ani erişimin kısa vadede istenmeyen sonuçlar doğurabileceğinden endişe ediyor. “Güçlü bir araba verebilirsiniz, bu o kişiyi bir Formula 1 sürücüsü yapmaz,” diyen Black, bu durumun şu anki yapay zeka teknolojileri için de geçerli olduğunu vurguladı. “Demokratikleşme tam olarak Olmos’un söylediği şey, belki yeni bir ses, fırsat bulamayacak bir yerde bu şansı yakalayacak. Ancak gerçekten iyi filmler yapan insan sayısı hala az olacak.”

Gelecekte yapay zekanın sinema dünyasında tamamen yeni bir eğlence türü yaratacağını düşünen Black, bunun tam olarak nasıl olacağını kestirmenin zor olduğunu belirtti. Film endüstrisinin pasif bir hikaye anlatımı sunduğunu, ancak günlük yaşamda birbirimize hikayeler anlatırken aktif bir katılımda bulunduğumuzu ifade etti. Bu anlamda, yapay zekanın gelecekte bu tür etkileşimli hikaye anlatımına dayalı yeni türler ortaya çıkarabileceğini öne sürdü.

Chavez Olmos, AI tarafından üretilen görüntülerin ve aktörlerin daha geleneksel bir kabul sürecinden geçeceğini öngörüyor. İlk etapta bu tür filmler, “Final Fantasy” veya “The Polar Express” gibi, tam anlamıyla oturmamış hissi verebilir, ancak zamanla izleyicilerin bu tür yapımları kabul edeceğini düşünüyor.

Son olarak, Black, “Her şey hikaye ile ilgili. Pixar bize bunu çok açık bir şekilde öğretti: Kalp her şeydir,” dedi. Eğer bir filmde hikaye güçlü ise, izleyicilerin karakterlerin AI olup olmamasını önemsemeyeceğini belirtti. Bununla birlikte, gerçek insan oyuncuların performansını izlemenin hala ilham verici olduğunu ve bunun hiçbir zaman tamamen kaybolmayacağını düşündüğünü ekledi.

Yapay zeka ile sinema ve TV yapımı, şimdilik hayal ettiğimiz kadar hızlı bir değişim göstermese de, gelecekte bu teknolojilerin neler sunabileceği konusunda hazırlıklı olmalıyız. Şu anda gelişmekte olan bu araçlar, bir gün medyanın yaratılma şeklini köklü bir şekilde değiştirebilir.: Gelecek Beklediğimizden Daha Yakın Olabilir

Bu Makaleyi Paylaş
Yorum bırakın